Kordon Kanı

Antalya Kordon Kanı

Kordon kanı nedir? Ne işe yarıyor?

Plasenta temel olarak anne ile bebeğin arasındaki kan dolaşımının düzenlenmesini, bebeğin beslenmesi ve gaz alışverişini sağlar. Plasenta anne rahminden bebeğe doğru uzanan kısmına kordon adı verilir. Kordon 1-2 cm çapında 10 -50 cm uzunluğunda içinde jele benzer bir madde olan 2 atardamarı ve 1 toplardamarı olan bir yapıdır. Sahip olduğu damarlar içindeki kana ise kordon kanı denir. Bu kanın özelliği 2 farklı tipte ki kök hücreleri barındırmasıdır. Kök hücreler yapı ve özelliklerine göre farklı tipteki hücre ve dokulara farklılaşabilmektedir. Kordon kanındaki kök hücreler kan yapıcı kök hücreler ( tüm kan hücrelerini oluşturma yeteneğine sahip ) ve mezenkimal kök hücrelerdir.(yağ-kıkırdak-kalp-kemik-sinir hücrelerine farklılaşma yeteneğine sahip) bu, diğer hücrelere farklılaşma özellikleri nedeni ile birçok hastalığın tedavisinde kullanılma potansiyelleri vardır.

Kordon kanı hangi nedenlerle saklanır?

Kordon kanı ilk kez 1988 yılında 5 yaşındaki fanconi anemili bir çocuğa başarılı bir şekilde nakil edildikten sona önemli bir kök hücre kaynağı olduğu tüm dünyada kabul edildi. Ve bunu takip eden yıllarda ilk kez 1991 de ABD de New York kordon kanı bankası kurulmuştur. Kordon kanının tüm özelliklerini koruyarak saklanmasına kordon kanı bankacılığı denilmektedir. Günümüzde tüm dünyada 100 adet banka ve bu bankalarda saklanan 900.000 ünitenin üzerinde kordon kanı bulunmaktadır. Kanın saklanmasındaki temel amaç ilerde herhangi bir sebepten dolayı kullanma ihtiyacı duyulmasında hızlı bir şekilde ulaşılması ve ihtiyaç sahiplerine iletilmesidir. Kordon kanının ; kan yapıcı kök hücre kaynağı olarak kullanılması özellikle kök hücre nakli ile tedavi edilen hastalıklarda ABD de çocuk hastaların % 50 sinde ,erişkin hastaların %20 sinde , Japonya da ki tüm nakillerin yarısından fazlasında tercih edilmiştir.

Kordon kanı hangi hastalıklarda kullanılır?

Kordon kanının tedavide kullanılması 30 yılı aşkın bir süredir başarı ile uygulanmaktadır. Temele olarak kemik iliği nakli olarak bilinen kan yapıcı kök hücrelerin naklinde kök hücre kaynağı olarak kullanılmaktadır. Dünyada şu ana kadar 25.000 adet kordon kanı nakli başarıyla gerçekleştirilmiştir. Bunlardan 600 e yakını kendisi ya da aile fertlerinden birisi adına saklanan kanlardan gerçekleştirilmiştir. ( yakın akraba –kardeş)tedavi edilen hastalıklar arasında kötü huylu kan hastalıkları (lösemi-lenfoma), kalıtsal bir takım hastalıklar ülkemizde özellikle talasemi (Akdeniz anamisi) gibi hastalıklar gelmektedir. Bunun yanında son yıllarda bazı çocukluk çağı kanserlerinde  (nöroblastom) yüksek doz kemoterapiye destek olarak da kullanılmaya başlanmıştır. Tedavide kullanılmasının yanında yine özellikle son 5 yıllık dönemde rejeneratif/ repatatif tıpta kullanılması için klinik çalışmalar devam etmektedir. Bu araştırmalar arasında sinir sistemi hastalıkları ,  kalp ve damar hastalıkları  ,diyabet, karaciğer, deri hastalıkları , otoimmün hastalıklar gelmektedir. Bu araştırma sonuçlarına göre tedavide kullanılıp kullanılamayacağı ile ilgili veriler ortaya çıkacaktır.

Kordon kanı nasıl saklanır?

Uygun koşullarda kadın hastalıkları ve doğum uzmanı hekim tarafınca özel kit içine alınan kan en geç 48 saat içinde kordon kanı bankasına uygun koşullarda ulaştırılmalıdır. Temel amaç kordon kanı içindeki kök hücreleri saf ve konsantre biçimde yapı ve fonksiyonunu koruyarak saklamaktır. Saklama işlemi steril koşullarda özel laboratuarlarda gerçekleştirilir. Kordon kanı saklatmak isteyen aileler gebeliğin son 2 ayında kordon kanı bankası ile temasa geçip süreçle ilgili bilgileri almalıdır. Bu aşamada sağlık bakanlığımızın belirlediği kurallar çerçevesinde yapılacak işlemler 3 basamakta gerçekleştirilir. Kordon kanı toplayıp saklanabilmesi için gebelik takibini yapan sorumlu hekimin onayının alınması gerekir.

Kordon kanı alma koşulları nasıl olmalıdır?

Her şeyden önce konunun uzmanı hekimler tarafından ameliyathane koşullarında yani steril koşullarda olmalıdır. Kordon kanı alınmasında dünyada kabul gören iki yöntem vardır. Bunlardan birincisi in-uteri yani plasenta henüz anne rahmindeyken alınma şeklidir. . bebek alındıktan sonraki 1-2 dakikalık süreçte kordondan steril iğne ile alınır. Alınırken hiçbir şekilde ağrı acı ya da olumsuz etkisi yoktur. İkinci yöntem ex-uteri yani plasenta dışarı alındıktan sonra alma yöntemidir. Her iki yöntemde tercih edilebilir. Burada alına kanın hacmi , bebeğin ağırlığı, gebelik sayısı , anne yaşı ,kordonun uzunluğu gibi faktörler kök hücre miktarını etkilemektedir.kan almakta kullanılan kit 150-200 ml ye kadar kanı toplamak için uygun olarak üretilmiştir . İçerisindeki koruyucu sıvı sayesinde kordon kanı sağlıklı bir şekilde bankaya ulaştırılır. Unutulmaması gereken husus anne ve yenidoğanın sağlıklı bir şekilde şekilde doğum sürecini tamamlaması öncelikli hedeftir. İkinci aşamada hekim ve ameliyathane ekibi tarafından kanın toplanmasıdır. Normal doğum yada sezeryan doğumlarda güvenle kordon kanı toplanabilir.

Kordon kanı ne kadar süre ile saklanır?

Başarılı bir şekilde toplanan ve saflaştırılan kordon kanları ihtiyaç halinde kullanılmak üzere dondurularak saklanır. Kordon kanı içindeki kök hücreler yapı ve fonksiyonlarını koruyarak saklanmalıdır. Saklama süresi ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalardaki ilk sonuçlar 15 yıl süre ile saklayıp özelliğini koruduğuna yönelik veriler sunmaktadır. Teorik olarak sıvı azot içinde yani -196 c de sonsuza dek saklanabilir. Burada önemli olan toplama , transfer ve dondurma işlemleri sırasında hücrelere zarar verilmemesidir. Özellikle kök hücrelerin saklama sırasında geçici ısınmaya maruz kalmaması gerekir. Geçici ısınma ; azot tanklarında saklanan kanların , her bir yeni kordon kanını tanka koyma esnasında kapağı açıldığı için ortamın ısısının hızla yükselmesidir.bu durum diğer saklanan kanlar için olumsuz etki yaratmaktadır. Özellikle son 10 yılda gelişen sistemler sayesinde bu olumsuz etki giderilebilmektedir.

Kordon kanını saklama işlemini kimler yapmalıdır?

Ülkemizdeki kordon kanı bankaları sağlık bakanlığımızın denetimleri sonucu uygun koşulları taşıyorlarsa çalışma izni almaya hak kazanır. Faaliyete başladıktan sonra merkezler yine bakanlık tarafından yıllık denetime tabii tutulur. Kordon kanı bankacılığı maalesef suistimale açık bir alandır. Dolayısı ile kordon kanı saklatmak isteyen aileler deneyimli merkezleri tercih etmelidir. Özellikle güncel saklama teknolojilerini kullanan merkezler tercih nedeni olmalıdır.